Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Telin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanet okuma, Lanetleme, Kargıma, Kargış, İlenme
- Bezirgân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüccar, Tecimen
- Yansıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek
- Bunak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateh Getirmiş Olan Kimse, Matuh
- Yellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak
- Kodak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Odbaşı
- Teslis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçleme
- Hukuki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel
- Mevzilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki Tutmak
- Mevzii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel
- Tunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bronz
- Bulunmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilmek
- Celâdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Bahadırlık, Kahramanlık
- Tasarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Düşünce, Layiha, Öneri
- Çevrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşmek
- Veda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vedalaşmak
- Sinirlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak
- Marul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâhı
- Mevzun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Ölçülü
- Valüasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerleme
- Kürtün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palan
- Ses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selen, Oy, Rey, Seda, Tavış, Ün, Yaygara
- Nemlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
- Menetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
- Yaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Emir subayı
- Buldozer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoldüzer
- Zevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Haz, Eğlence, Keyif, Lezzet, Sefa, Tabiat, Tat, Tadım, Eğlenme
- Orojeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağoluş
- Sakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım
- Sinyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Çınav, Korna
- Asbest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Taş Pamuğu
- Pinhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
- Komisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye
- Seyirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görümlük
- Tasni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Uydurma, Yapma
- Mecaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmece
- Zarar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek
- Pejmürde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Dağınık, Perişan, Yırtık, Eski Püskü
- Biat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinin Egemenliğini Tanıma, Tapu Kılma
- Deve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lama
- Aydınlık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü