Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sinirlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak
- Uğraşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş
- Terör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş, Yıldırma, Yılgı, Korkutma, Yıldın, Tedhiş
- Karahumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifo
- Kramp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasınç, Kasılma
- Cünüplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Şöhretsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Hücre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göze
- Şenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Festival, Bayram, Cümbüş, Neşe, Sevinç, Şölen, Şetaret, Donanma, Nüfus
- Acele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Tez, İvedi, İvedilikle, Hızlıca, Hemen, Tacilî, Telesik
- Etki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, El, Hasiyet, Hüküm, Tesir, Yardım
- Saz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı
- Atılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılım, Hamle, Savlet, Hücum
- Kadem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Ayak, Uğur
- Alkolik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici
- Sökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Çıkartmak, Götürmek
- Otorite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
- Kallavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman
- Duygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas
- Yedirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Karnını Doyurmak, Rüşvet Vermek
- Sınalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Televizyon
- Mağrur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünçlü, Gururlu, Kurumlu, Konur, Burnu Büyük
- Esirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Sertleşmek
- Karasinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
- Tıpkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri
- Sislenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak
- Âmâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli, Kör
- Yan Yan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlamasına
- Askeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süel, Harbi
- Sinyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Çınav, Korna
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- İtalik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğik
- Dekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara
- Kesme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kesin, Lokum
- Sevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa
- Budalalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Tahsilât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlama, Toplama
- Numaralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kotlamak
- Neva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Nağme, Ses
- Makta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü