Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sıcakkanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Cana Yakın, Sempatik
- Memleket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, El, Şehir, Ülke, Yurt, İl
- Konuşmama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Tevessül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Girişmek
- Müsveddelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamalık
- Meşhut Suç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçüstü
- Yumuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, Memuriyet, Sefaret, Misyon
- Beyaz Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Ayaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk Hava, Kuru Soğuk, Avlu, Açık Arsa, Işık, Aydınlık, Yıldız, Kel, Çardak, Balkon, Taraça, Tahtaboş
- Muhayyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayali, Hayal Edilmiş, İmgelenen
- Zahmetkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçi
- Psişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel
- Nazik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
- Şive kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Ağız, Diyem, Eda, Naz
- Emrivaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldubitti, Olut
- Kozak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozalak
- Yağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık
- Kösteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
- Gani Gani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
- Sinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Mezarlık
- Donanımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli
- Plaçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapul
- Dikizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
- Sevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
- Sille kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat, Şamar
- Nakız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma
- Eyvallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız
- Mevcut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Var, Var Olan, Bulunan, Birey Tutarı
- Delmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek, İncitmek, Kırmak, Yemek
- Galat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış, Uyduruk, Hata
- Çalkamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalkalamak
- Teyakkuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanıklık
- Celi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Parlak
- Üleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylaştırmak, Bölüştürmek
- Zemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Toprak, Yer, Düzlem, Dayanak, Döşeme, Dünya, Ortam, Temel, Yeryüzü
- Çatalağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adacık, Delta
- Müslim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
- Fahişelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fuhuş
- Öykü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hikâye
- Muhasara Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak
- Cemaziyelevvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü