Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Mezarlık
- İrkilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsılmak, Ürkmek
- Dillendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntak
- Yoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
- Gevşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Hoşlanmak, Sakinleşmek, Sevmek, Tavsamak, Yatışmak, Yumuşamak
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- Barikat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel
- Sismoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilim
- Tam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Bütün, Gerçek, Harika, Komple, Mükemmel, Tıpkı, Tüm
- İzam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
- Dirsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Tutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehin, İpotek
- Birisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biri
- Zıt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Nezaketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Hoşluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet
- Malûl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökel, Engelli, Sakat, Şikest
- Beledi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
- Arzıtilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür
- Mecaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmece
- İliklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğmelemek
- Kuruyasıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Gümüşbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aterina
- Seçki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldeste, Antoloji
- Resi Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Daniska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, En İyi, Âlâ
- Zarf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirteç, Kap, Kılıf, Sarma
- Saf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- İnzibatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş
- Merak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Denetleme Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teftiş Heyeti
- Tebelleş Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elçekmemek
- Yaygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
- Hizip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntü, Deste, Grup, Kısım, Tayfa, Bölük, Klik
- Ökçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Topuk
- Redif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Kura Eri, Yineleme
- Etik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre Bilimi, Ahlak Bilimi; Ahlaki, Ahlakla İlgili
- Ayniyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesneler
- Tağşiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü