Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sicilli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabıkalı, Müseccel
- Medyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
- Zanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkâr
- Sakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susmuş, Müsterih, Sessiz, Sütliman
- Sanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birsam, Halüsinasyon
- Medahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
- Gezge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakol, Devriye
- Hissedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paydaş, Ortak, Paycı
- Gülgûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pembe
- İptidai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
- Dilmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman
- Müteakiben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardından, Sonra, Arkadan
- Mantıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Mantıki
- Kirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Murdar, Pasaklı, Pis
- Geri Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Hararetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkun, Canlı, Koyu
- Fiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
- Ümmî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumaz, Sevatsız
- Yarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Sik, Çük, Pipi, Bülük
- Mangiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Müşahede Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek
- Bu Arada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraber
- Hayırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız, Yararsız, Asi
- Dilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilimlemek, Yarmak
- Ahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
- Mortlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Sakinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet
- Oluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanal, Nav
- Büyük Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine
- Leke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara, Karaltı, Kir, Pis, Şaibe
- Sarıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıasma
- Cevaplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtlamak
- Stepne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek Teker
- Dost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yâren, Gönüldaş, Yoldaş, Zamazingo, Bacanak, Sevgili, Yâr, İçten Seven, Oynaş
- Ayıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
- Küpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırga
- Hümanist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adamcıl, İnsancıl
- Kara Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezar
- Takdiriilahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahza, Kıpı, Zihin, Dakika, Fırsat, Enstantane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü