Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lambacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ampul
- Artmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalmak, Değeri Yükselmek, Pahalılaşmak, Fazlalaşmak, Çıkmak, Kaynamak, Üremek, Yükselmek
- Hit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözde
- Devşirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Toplamak
- Doymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak
- Ova kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı
- İhtilaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Bildirişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim
- Sallakhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Taksimat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntüler
- Sübvansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destekleme
- Ameliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Operasyon, Eylem, Eylemler, İşlem
- Karşılık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak
- Kulübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
- Taşıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta
- Şiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
- Tasvirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betimci
- Meram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, İstek, Maksat, Erek, İstem
- Apayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Çok Ayrı, Büsbütün Ayrı, Bambaşka
- Müjde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştu, Muştuluk
- Korkusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
- Burun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibir
- Eksperyans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
- Başçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önder
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- Yazınsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edebî
- İltica Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
- Derdest Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
- Temel Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Esas
- Usûli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel
- Vestiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
- Muhayyile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlem, İmgelem
- Askeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süel, Harbi
- Difüzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayım
- Badiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöl
- Sem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Bedir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolunay, Ayın On Dördü
- Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Çağ, Aralık, Saat, Adar, Devir
- Tifo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Yatalak, Karahumma
- Aktifleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleştirmek
- Eriyik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü