Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vestiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
- Naşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Kurşunlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllelemek, Vurmak
- Abatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar
- Tepesi Üstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
- Çeşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Kalem, Nev, Soy, Tür, Türlü, Bölüm
- Satrap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vali
- Yoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
- Kavrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
- Cemal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzellik, Gökçenlik, Yüz Güzelliği
- Tabı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bası, Baskı
- Maaile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ailevi
- Atmaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapan
- Umursamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Meraklanmak
- Özne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi
- Natüralist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğalcı
- Sendikacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç
- İlçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaza, Nahiye, Kaymakamlık
- Cümbüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
- Turuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenci
- Kargımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenmek, Lanet Etmek, Lanetlemek
- İğrenerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
- Otonomi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Muhtariyet
- Çitmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
- Özenilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Mutena
- Salgılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Denizaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sualtı Kayık, Tahtelbahir
- Sabah Akşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Devamlı, Sürekli
- Kâşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çini
- Edepli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmalı, Utlu, Faziletli, İnce, Nazik, Uslu
- Susuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Farba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırfır
- Öze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hassa, Özgü
- Börtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşlamak
- Semih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Eli Açık
- Üzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederlenmek, Kahrolmak, Tasalanmak, Hayıflanmak, Kaygılanmak, Kıvranmak, Meraklanmak
- Kıymet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kadir, Not, Paha
- Tefriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
- Şapkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vestiyer
- Polat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelik
- İktidarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü