Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kaburga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğe, Eğe (Kemik)
- Sekans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Dizi
- Belirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek
- Zıpır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Delişmen, Kaçık, Hoyrat
- Manzara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Görüntü, Görünüm, Görünüş
- Edisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basım, Baskı
- Ilgım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serap
- Fidan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikme Fidye
- İnsaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı
- Pestil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Kak
- Dargın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küs, Küskün, Soğuk
- Erkeklik Organı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Konuşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilbaz, Danışkan
- Ezinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap
- Alışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek
- Toygan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Başına Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Özgür
- Sistit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru
- Sallakhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
- Parlamaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sönmek
- Suçsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masum, Günahsız
- Delil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
- Seyyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezmen, Gezgin, Turist
- Acınaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemli, Kederli, Acılı
- Etraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Ayrıntılı
- Affetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak
- Dağdağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
- Ses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selen, Oy, Rey, Seda, Tavış, Ün, Yaygara
- Gösteriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caka, Cila, Çalım, Fiyaka, Göze Girme, Kurum, Lüks, Nümayiş, Şan, Tumturak
- Kuduz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudurmak
- Kapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Kök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cins, Dip, Esas, Havuç, Kaynak, Köken, Nesep, Sap, Şişman, Temel, Üs
- Tutulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Kesilmek, Olmak, Sevmek
- Ahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
- Tefriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
- Kayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Sismometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Karides kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Tekesi
- Dikişçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terzi
- Mevzi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
- Hırslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü