Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Konukan ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Barisfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır Küre
- Şekilcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimcilik
- Sınalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamera
- Şatır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen
- Depo Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak
- Temas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek, Değinmek, Değmek, Dokunmak
- Yasak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasaklamak
- Deşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delmek, Karıştırmak, Kazmak, Kurcalamak, Oymak
- Tavlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Olasılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal
- Müsabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarışmacı, Karşılaşmacı
- Direksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
- Aykırı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıt Olmak
- Çalışma Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Günü
- Körlemeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden
- Yeter Sayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nisap
- Erken Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Açıktan Açığa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu Orta
- Kesme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kesin, Lokum
- Konuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek
- Bir Hoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip
- Refika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevce, Eş, Karı
- İşportacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Ehlileşmiş Hayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil
- Portatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınabilir, Gezer, Gezici, Seyyar
- Durağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
- Nazarıitibar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkat, İlgi
- Hemcinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeşlik
- Polifonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoksesli
- Fısırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Kavuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Birleşmek, Buluşmak, Katılmak, Ulaşmak, Varmak, Vuslat
- İnatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Gâvur, İnat, Keçi, Direngen, Ayak Direyici
- Lezyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
- Nağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masal
- Setir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtme, Gizleme
- Talepkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemci
- Keskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Kırıcı, Kuvvetli, Sert, Zampara
- Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muavenet, Katkı, Destek, Etki, Bağış, İane, Kömek, Himmet, Lütuf, Medet, Muzaheret
- Eda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme
- Sevdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Vurgun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü