Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sismometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Benzeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Benzer, Eş, Tıpkı
- Hicviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergilik
- Uca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce
- Pek İyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Tahtelbahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizaltı
- İpek Böceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barama Kurdu
- Mefhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Müselles kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçgen
- Müsadere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elkoyma
- Yok Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak
- Yontu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykel
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Ateşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Uyarlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak
- Etrafını Alarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
- Yerinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Gösterişsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Mütevazı, Sade, Ünsüz, Yalın
- Sabitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
- Kovuşturulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip
- Malarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma
- Doku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç
- Araştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı, Mütecessis
- Şüpheci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Borçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedeyyün Etmek
- Mücevherat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
- Laf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam, Kavil, Bahis, Dedikodu, Konu, Konuşma, Lakırtı, Mevzu, Söz
- Termal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıl
- Klişeleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kipleşme
- Öğretim Yardımcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Olgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
- Tele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
- Mantıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Mantıki
- Garip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Tuhaf, Yadırganan, Yabansı, İlginç, Yoksul, Kimsesiz, Abus, Cins, Gariban, Yabancı, Zavallı, Gurbette Yaşayan, Elgin
- Cevap Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtlamak
- Titreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsıntı, Sıtma, Ürperti
- Densiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz
- Ayırtman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
- Yumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkamak
- Sepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü