Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hortum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burağan
- Faikiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükseklik
- Kaolin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı Kil, Akcilim
- Tahkim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek
- Konaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dincelmek, Gecelemek, İnmek, Kalmak
- İçerme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiva
- Tayfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Hizip, Oymak, Uşak, Yardakçı, Koşuntu, Maiyet
- Halk Avcılığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demagoji
- Mütenakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Çelişmek
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Kekeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme
- Yolagitmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz
- Yasallaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanunlaşmak
- Üstlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- Tefviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhale
- Yüzüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzükoyun
- Dar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
- Neşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Sefa, Sevinç, Şenlik, Şevk, Mutluluk, Gönül Açıklığı
- Faale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
- Geri Çekilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
- Devir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Çağ, Dönem, Dönme, Gün, Tur, Zaman, Dolaşma
- Mürettiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizmenlik
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- Defa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kere, Kez, Sefer, El, Kat, Misli, Nöbet, Öğün, Yol
- Skrayper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazaç
- Beyyine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kanıt
- Sırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem, Gizdeş, Sır Ortağı
- Sulusepken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Kar) Yağmurla Karışık
- Beledi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
- İntihap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçim, Seçme
- Muvazzaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Yöntem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür
- Dümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
- Semiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökelen, Şişman
- Güncek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Para kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akçe, Kazanç, Kredi, Nakit, Pul, Vakıf, Varlık
- Köşesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tunsuz
- Dizdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kale Bekçisi
- Revolver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altıpatlar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü