Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dizdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kale Bekçisi
- İptida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
- Beyaz Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Haşlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak
- Aynasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Kötü, Ters
- Fıtri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğuştan, Yaradılışsal, Yaradılıştan
- Destekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Benzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Dövmek
- Ayın On Dördü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolunay
- Yar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçurum, Yer Yarığı
- Kurucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müessis
- Yazılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nominal; Mukadder
- Bilgisizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Septik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Enf Lüanza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Grip, Salgın, Nezle
- Yıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- İçerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Bozulmak, Kırılmak
- Sabahın Hayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günaydın
- Aral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımada, Sıradağ, Ada, Cezire
- Göğüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Döş, Meme, Sadır, Sine
- Çapkıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Bahse Girmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüccet Etmek, Mübahase Etmek
- Takdis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- Dikkatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
- Hasta Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Vurmak
- Düzenbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Hileci, Düzenci
- Çav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Ses, Ün
- Tanıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim
- Şekerleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürgüleme, Uyuklama
- Başkalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Farklılık Kazanmak, İstihale Etmek, Bozulmak
- Uslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- Naklen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
- Şirret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Geçimsiz, Huysuz, Yaygaracı, Kavgacı
- Levye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
- İnşaatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıcılık
- Arızi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
- Balkır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı, Şimşek
- Nöbetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nokta
- Debboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü