Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Kabul Etmeme, Uygun Bulmama, Geri Çevirme
- Koparmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Kapmak
- Yezit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr
- Kriter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüt, Kıstas
- Kapsama Alanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhata Dairesi
- Susmalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkısükut, Sus Payı
- Termosfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıyuvar
- Hali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
- Makam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- Nan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
- Mukavves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Fak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
- Hava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
- Mutfak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşhane, Aş Damı, Aş Evi
- Püskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçak
- Teessüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Acıma, Üzülme, Acınma, Yerinme, Yazıklanma
- Ad Çekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kura
- Kolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manşet; Polis Veya Jandarma, Zabıta
- Artağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Artımlı, Bereketli
- Ayn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Haşinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek, Kırıcılaşmak
- Çapalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ketmenlemek
- Yaradılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizaç, Fıtrat, Damar, Hasiyet, Hilkat, Huy, Seciye, Tabiat, Tıynet, Cibilliyet
- Nicel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemi
- Kurye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel Ulak
- Çözülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Erimek, Yumuşamak, Yenilmek, Dağılmak, Çökmek
- Sıska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
- Künç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
- Harçenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yengeç
- İpek Böceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barama Kurdu
- Tabiiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Milliyet, Tebaalık, Uyruk, Vatandaşlık, Bağımlılık
- Ustalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu
- Yangı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihap, İrin
- Aşınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmak, İncelmek, Eskimek, Yenmek
- İyilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, Nimet, Salah, Kayra, Kerem, İnayet, Esenlik
- Pençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El
- Büyüklük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrilik, Kocamanlık, Çap, Devlet, Heybet, İhtişam, Oran
- Bitki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebat, Ösümlük
- Çırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
- Üzüntülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Sıkıntılı, Dertli, Dokunaklı, Üzücü, Müteessir, Yanık, Yaralı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü