Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nicel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemi
- Uyarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, İrşat, Tembih
- Vicahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
- Roketatar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazuka
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Mutasarrıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanıma
- Tamuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Sözcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vekil
- Yalandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Üstünkörü, Sureta, Yalancıktan
- Alışkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdet
- Zatî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Çarçur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan
- Endikatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge
- Sine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs, Gönül, İç, Sadır, Yürek
- Sıhhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Esenlik; Doğruluk
- Şişlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiş
- İhtiyat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak
- Yürürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Hareket, İş, Geçerlik
- Yaraşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakışmak, Gitmek, Uymak
- Misk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mis
- Obstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
- Yasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanun
- Fazlalaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalma
- Öldürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Meni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ersuyu, Sperm, Atmık, Bel
- Kapatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metres, Yama
- Çanak Yalayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk
- Vaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Olay, Hadise
- Aht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant
- Yaraşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
- Terhis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin Verme, Salıverme
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Sinirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
- Oranla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazaran, Nispeten
- Uçurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koparmak, Savurmak
- Dışında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haricinde
- Yetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babasız, Öksüz
- Dokundurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürtmek
- Eski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
- Diktacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyrukçu
- Efsunculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçülük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü