Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hainlemek ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Kapsam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, İhata, Şümul
- Sınalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamera
- Dalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Gafil
- Uyuşturucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden
- Dematit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Yangısı
- Cop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
- Herkes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümü, Hepsi, Hamı, Âlem, Cümle, Dünya, Kâinat, Millet
- Gururlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek, Kibirlenmek, Caka Satmak, Kasıntılanmak, Büyüklenmek, Kabarmak, Şişmek
- Belge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
- Fars kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü
- Küşade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Yel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgar; Romatizma; Bağırsak Gazı
- Haleldar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sarsılmak
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- Haşerat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Mecra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatak, Akak, Suyolu, Suyolu Atağı
- Bilgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
- Terslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksilik
- Hesap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aritmetik, Durum, Tahmin, Tutum, Oranlama, Tasınlama, Tasavvur
- Somut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Kati, Müşahhas, Konkre
- Yapımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Prodüktör
- Düzenlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Karar
- Provoke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Mefsuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Aşkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçkin, Üstün, Çok, Fazla
- Bir Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Hisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Küçük Kale, Kermen, Germen
- Kaynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek
- Ağmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmak, Düşmek, Yükselmek, Yağmak, Kaymak, Akmak, Havalanmak, İnmek
- Burjuvazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentsoyluluk
- Meziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam
- Pragmatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal
- Dangadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire, Damdan Düşer Gibi
- Uzayadamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozmonot, Astronot
- Mösyö kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Bay
- Lektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Tezahürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alkış, Gösteri, Tantana
- Simsar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu, Aracı, Tellal
- Gelin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kukla
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü