Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıt
- Ekip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kol, Takım, İş Takımı
- Körüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Pompalamak, Tahrik Etmek, Teşvik Etmek
- Boyut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Ebat, Kapsam, Mikyas, Nitelik, Ölçü, Buut
- Doğacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelecek
- Sınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
- Deşifre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözülmüş, Açıklanmış
- Dolambaçlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık
- Zifaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdek
- Çıtak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz, Kaba
- Çile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
- Uzun Dişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı, Tamahkâr
- Yoksulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret
- Bunaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Sıkmak
- Anut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı
- Arasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Kaşkol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı
- Polaroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şipşak
- Fişek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurşun
- Yeçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözmek
- Faaliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
- Sarman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük, Sarı Tüylü Kedi, Azman
- Elmacık Sümüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Kemiği
- Ismarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sipariş Etmek
- Süyek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safiha, Cebire
- Hilesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi
- Dalkavukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık
- Salâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelme, İyileşme, İyilik
- Necip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin
- Salgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, İstila, Müstevli
- Velhasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası
- Dokunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temas
- Parçalanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Bürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvak
- Yıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Tahrip Etmek, Yük İndirmek, Suçlamak
- Talebelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrencilik
- Değinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dek, Temas
- Darılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azarlamak, Gücenmek, İncinmek, Kırılmak, Küsmek, Paylamak
- Racon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka, Gösteriş, Usul, Yol, Yöntem
- Şehbender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsolos, Elçi
- Duygulanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Kabarma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü