Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ile ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süci, İçki, Şarap
- Tılsım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Önlem, Gizem, Kuvvet
- Önce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvel, Evvela, Evvelce, İlkin, Peşin
- Hülasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç, Sonuçta, Öz, Hasılı, Özet
- Alim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Bilgin
- Farksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Ayrımsız
- Doku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç
- Ait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilendiren, İlişkin, İlişik, İlgili, Değgin
- Sistematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizgesel, Düzenlice
- Gergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perde
- Can kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşama, Ruh, Birey, Emanet, Gönül, Güç, Hayat, Kişi, Sevimli
- Tanınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Ünlü
- Işıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- İncelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Kibarlaşmak
- Lokal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerel, Sınırlı Bölge, Mahalli, Mevzii, Dernek Evi, Gece Kulübü
- Nifak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük
- Süst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Takatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun
- Zaviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Köşe, Küçük Tekke, Bucak
- Velhasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası
- Hamule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Sandalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandal
- İçtinap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Kaçınmak, Sakınmak
- Nakletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Göçürmek, İletmek
- Bilinçdışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şuursuzca
- Uygulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikat, İnfaz, Tatbik, Yürütüm
- Müebbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Ömürlük, Yaşadıkça
- Esenleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selam
- Temaşacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
- Birkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Az Sayıda, Çok Olmayan, Bir Niçe
- Kâfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
- Pislemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek, Yermek
- İz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
- Yamanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Leffetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
- Mümbit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitek, Verimli
- Mücevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevahir, Cevher, Süs Eşyası
- Sarfiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harcama(lar), Gider(ler), Masraf
- İşsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aylak, Boş, Avare
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü