Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Acemilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toyluk
- Sanatkârca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkârane
- Zemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Toprak, Yer, Düzlem, Dayanak, Döşeme, Dünya, Ortam, Temel, Yeryüzü
- Sıngın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
- Neşet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğmak
- Muhakeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargılama, İrdeleme, Kıyaslama, Uslamlama
- İnançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Korner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hamı, Hepsi, Kül, Tam, Tamam, Tümsek, Topu
- Bitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
- Hava Meydanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havalimanı
- Söylenegelmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menkul
- Soldurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak
- Bekinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr Etmek, İnat Etmek, Direnmek
- Sakınmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız
- Harek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- İfratçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfrit
- Netice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç
- Ant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin, Ahit, Söz, Kasem
- Sinyal Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna Çalmak
- Bukağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
- Fırsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
- Uyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
- Karaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karartı, Leke
- Sevinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Ferah, Kıvanç, Mutluluk, Neşe, Şenlik, Şevk, Coşku
- Nefislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefaset
- Uyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Girme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
- Cenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Çekişme, Kavga, Savaş, Uğraş
- Sağlamlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye, Tekit
- Üşüntü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
- Sanaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş İnan, Hurafe
- Tasfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma, Temizleme, Ayıklama, Özleştirme
- Dindar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
- Koru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşecik
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Çatlaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Tırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Fire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksilme, Eksik, Noksan, Ağırlık Yitimi
- Dip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban
- Pıçapıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiskos
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü