Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Legalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasallık
- Yağlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
- Odur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- İkirciklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Didiklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Püskürtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak
- Boğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmik, Kursak, İaşe, Dar Geçit, Yeme İçme, Gebe Hayvan
- Çokluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoğul, Çoğunluk, Deniz, Ekseriyet, Galebe, Kesafet, Yağmur, Çok Kez, Çoğun, Ekseriya
- Çağırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davet, Nida
- Muttasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Bitişik, Biteviye, Aralıksız
- Yarıyıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömestr, Sömestri, Sömestir, Dönem, Sömestre
- Tesirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçişsiz
- İnfilak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlama, Bösme
- Kalleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnamsız, İtibarsız
- Çulsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
- Sabah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündüz, Sabahleyin, Seher, Yarın
- Yaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Güvenmek
- Şeytanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kurnazlık
- Muhammen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Edilen, Tasman
- Gökçen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Şirin
- Yabancı Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El Dili
- Oyçokluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyet
- Kartpostal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kart
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- Miyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Ölçü, Ölçüt
- Ezgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Haz, Melodi, Nağme, Sıkıntı, Şarkı, Tarz, Tempo, Terane, Üzüntü, Yol, Lahin
- Terbiye Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek
- Mırıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırlamak
- Büyütme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Mübalağa, İlave
- Menhus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Sutaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Sitoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözebilim
- Çeşmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Kaypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, İtibarsız, Kaygan
- Yataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerevet, Karyola
- Şişko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun, Şişman, Toplu
- Cavlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüysüz, Çıplak, Boş, Örtüsüz
- Sansasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgalanma
- Âdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, İnsan, İnsanoğlu
- Adım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişim, Hamle, Etap, Aşama
- Zevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Şahıs, Zatlar, Kişiler
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü