Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Taraklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
- Döşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Muhacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
- Zaptiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jandarma
- Ufo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçan Teğre
- Cimri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
- Meridyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Münhasıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Yalnız
- Peygamber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi
- İkaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Yarlıgama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Jest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
- Basın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbuat
- Vecih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre; Yol, Tarz
- Araz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
- Fiyakasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cakasız
- Rekzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Saplamak
- Uğruna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Espas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- Yaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Emir subayı
- Usûl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Tarz, Yol, Yöntem
- Cevabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıtsal
- İş Birliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seferberlik, Emektaşlık, Teşrikimesai
- Denetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Murakıp, Kontrolör, Müfettiş
- Emniyyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlik
- Boydak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Serbest, Yalnız
- Mütekabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıklı
- Müderris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen, Profesör
- Ban Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
- Sakaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Dam
- Pineklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek
- Haşarat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Heveslendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özendirme
- Mazhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak
- Evrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Senet
- Af kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- Ses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selen, Oy, Rey, Seda, Tavış, Ün, Yaygara
- Fırka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümen; Parti
- Nakliyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
- Nazarî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Konum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Vaziyet, Yer, Pozisyon
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü