Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Evvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
- Şipşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Hemencecik, Çabucak
- Teklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lira, Tekil
- Yönetimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdari
- Bencillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egoistlik
- Pılı Pırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Eşya, Eşya
- Hayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
- Görme Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
- Uzun Etek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal
- Kervansaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Han
- İsim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad, İnsan, Kişi
- Bezekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakkaş
- Saçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Serpmek
- Güçbelâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlükle
- Mebusluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekilliği
- Lektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okutman
- Zahire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşlık, Tahıl, Azık
- Şişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Semiz, Şişko, Tulum, Yoğun, Mülahham
- Gafleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire, Zıpçıktı
- Hitabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Tefriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşenme
- Ozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık, Şair
- Saklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
- İkamet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Spesiyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzman
- Ferişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melek
- Suçsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masum, Günahsız
- Zirai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımsal
- Mecal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Dinçlik, Güç, Kuvvet, Takat
- Server kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu
- Kökelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Pürüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Mukaddema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önce
- Atıfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
- Hasar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sur, Zarar, Ziyan
- Tul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- İstemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
- İşveli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi
- Zübde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü