Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çalışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Mesai, Gayret, Emek, Faaliyet, Himmet, İş
- Avarız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Desterhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sofra
- Rozet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişan
- Atılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Korkusuz, Cüretkâr, Acar
- Maraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
- İrtibat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Bağlantı
- Engebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık
- Arlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Utanç Duymak, Mahcup olmak
- Kumkuma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömlek
- İmaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmge, İzlenim
- Bütün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Cemi, Cümle, Kamu, Kül, Mecmu, Olanca, Tam, Tamam, Tüm, Yekpare
- Sulanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islak
- Skala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gam
- Felek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Baht, Dünya, Gök, Gökyüzü, Sema, Şans, Talih, Acun
- Apiko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik
- Wc kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Payidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı
- İzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Mezuniyet, Müsaade, Onay, Ruhsat
- Gericilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtica, Yobazlık
- Kendilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik
- Algı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alacak, İdrak, Kazanç, Rüşvet, Vergi, Anlama
- Alil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalıklı, Sakat
- Sürtüşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık
- Oranla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazaran, Nispeten
- Almaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
- Motto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkesöz, Slogan
- Meşebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korucu
- Dobra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
- Çarpı İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurma İşareti
- Bulgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
- Spermatozoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
- Evveliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
- İrticacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici
- Meyve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Semere, Sonuç, Ürün, Yemiş
- İllüstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeme
- Üzünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü
- Azaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıntı
- Derbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
- Evirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis
- Façalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü