Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
arur ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Rakkase kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köçek
- Lehimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakçı
- Öznel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sübjektif
- Satrap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vali
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Kıvrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Büklüm, Dönemeç, Lüle
- Ayıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Dâhiliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç sayrılıkları Uzmanı, İçselci
- Talik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmak, Ertelemek
- Örgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteazzi
- Toplumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal
- Sırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem, Gizdeş, Sır Ortağı
- O kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Demir Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tren Yolu, Ray
- Sekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki
- Medyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâhin
- Sahne Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek
- Hoşaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komposto, Şerbet
- Mizan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Terazi, Sağlama
- Kıtal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş; Boğazlaşma, Vuruşma
- Konum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Vaziyet, Yer, Pozisyon
- Yetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
- Bünye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
- Satıcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayilik
- Ağzı Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
- Eprimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhilal Etmek; Bozulmak; Yumuşamak; Erimek
- Baytar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veteriner
- Kıvrılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Katlanmak, Kırılmak, Sapmak
- Kıssalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
- Yaşayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
- Tenezzül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme
- İmale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğme, Meylettirme, Çevirme, Eğindirme
- Yabanıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet
- Akın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Atak, Dere
- Edilgen Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edilgen
- Silsile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıra, Soy Sop, Atalar
- Devinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket
- Tekrarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yinelemek, Tekrar Etmek
- Müracaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başvuru, Hitap
- Alacalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü