Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Rakkase kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köçek
- Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Dayanıklı, Katı, Sağlam, Sert, Sıkı
- Sekretarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Özgülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Hassa
- Futa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peştamal
- Tavassut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
- Refakatçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşlikçi
- Deyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
- Bulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak
- Sükûnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
- Sarkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
- Caymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Dönmek, Fikrinden Taşınmak
- Yalın Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret
- Maden Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mineral Suyu
- Ufacık Tefecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
- Çaresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu
- Pekiyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ
- Şakımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötmek, Söylemek
- Görüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
- Sabun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöven
- Kitapsaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Keşiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabaş, Rahip
- Kabzımal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu
- Kohumbazlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Eşkâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Biçim, Görünüş, Kılık
- Omlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygana
- Ötekisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri
- Grafoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıbilim
- Feveran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek
- İspirtocu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
- Pozitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı Yük, Artı, Olumlu, Tanıtlanmış, Tanıtlı
- Dâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuzak
- Ara Bozuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
- Evcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî, Ehlileşmiş Hayvan, Yerli
- Suna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Ördek
- Yetersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul
- Saloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salak
- İlliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedensellik
- Cünüplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
- Pulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köten
- Ters kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Hırçın, Huysuz, Münasebetsiz, Sert, Zıt, Karşıt, Uymaz, Elverişsiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü