Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Umursamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
- Kasınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kramp
- Yakıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakacak, Yanacak
- Tuluat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama
- Eşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Astana, Başlangıç
- Birim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünite, Vahit
- Tesadüf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Dolandırıcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deleduzluk, Fırıldakçılık
- Tekerlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, Dönmek
- Muhafızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
- Litografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşbaskı
- Yerdegezen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılan
- Yuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuf
- Üst Dikili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstyapı
- Güzide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
- Prese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmış
- Bedbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
- Cezbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
- Gardiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolcu
- Süzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Arıklamak, Zayıflamak
- Bizar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Şakrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek
- Hâsıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Ürün, Verim, Olmuş, Ortaya Çıkmış
- Paramparça Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırılmak
- Ültimatom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diplomatik Nota
- Feci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Facialı, Musibetli, Trajik, Yürek Er Acısı
- Sünnet Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Olabilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Muhtemelen, Mümkün, Olur, Olanaklı
- Esaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
- Teraküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
- Kesilmeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devam
- Yelken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelkenli
- Sorgulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindirme, İstintak
- İşsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aylak, Boş, Avare
- Zeng Sesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zil
- Endüstriyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınai
- Sümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtık, Kemik
- Saklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza
- Saçmalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Uzman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassıs, Bilirkişi, Kompetan, Eksper, Mahir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü