Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pupa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Kademli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlu
- Mevcudiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- Lokma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek, Sokum
- Felsefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilim, Hikmet
- Genelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamim, Sirküler
- Kereste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalas
- Akil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı
- Farfara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
- Çömelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Varakpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
- Neşeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinçli, Şad, Şen
- Strüktür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı
- Yay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keman, Zemberek
- Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
- Beklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Eğlenmek, Gözlemek, Ummak, Aramak, Durmak, Gözetmek, İstemek, Korumak
- Katmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Beslemek, Karıştırmak, Koymak, Salmak, Ulamak, Vermek, İlave Etmek
- Müzahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Hareketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
- Büyücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sihirbaz
- Kliring kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Azınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekalliyet, Azlık, Ekalliyet
- Yayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Neşir
- Lüzum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Hacet, İcap, Gereklik
- Lehimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehim Yapmak
- Riayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Başkaldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
- İmarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır
- Astronot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Adamı
- Yermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek
- Jenosit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soykırım
- Cakalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Hint Kozu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindistan Cevizi
- Öğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsil, Talim, Tedrisat
- İçsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru
- Delicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözenek, Mesame
- İkicanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü, Hamile
- Bağlanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı
- Edepsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
- Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa
- Ortasıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaağırlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü