Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bezek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Ziynet
- Tacilî Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
- Çalıştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koç, Antrenör
- Kıyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar, Mükemmel, Zalim
- Onmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak, İyileşmek
- Teveccüh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güler Yüz, Yakınlık Gösterme, Çevrilme, Yönelme, Sevgi, İlgi
- Cumhur Cemaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümbür Cemaat
- Omuzlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- Yıldızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Duru
- Boktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
- Tevessül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeltenme, Yönelme, Başvurma, Girişme
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Mücavir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komşu
- Feminen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
- Süreyya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
- Müstemleke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Tekel
- Şişmanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
- Vasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
- Faz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evre, Safha
- İltihap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apse, Yangı
- Fiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
- Susak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak, Susamış
- Tamamlayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleyici
- Kurutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Şeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuzluk
- Hazne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Hazine
- Ağırcanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
- Aslansütü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Damarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz
- İfa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak, Ödemek, Yapmak
- Olabilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Olanaklı, Mümkün
- Dağıtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Halel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Bozukluk
- Yerden Bitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
- Fors kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
- Bağım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Kontrolcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
- Bek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sağlam, Sert
- Alil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalıklı, Sakat
- Bezen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
- Erken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Er
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü