Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tercümeihal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi, Öz Geçmiş
- Meşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orman
- Manen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhça, Duyguca, Gönülce
- Zorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri
- Teraküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
- Sükûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
- Karakutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırdaş
- Ağızotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yem
- Güncellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktüalite, Aktüellik
- Kâfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
- Olcay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Talih, İkbal
- Aidatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Özensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Gelişigüzel
- Açgözlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harislik, Heves, İhtiras, Tamahkârlık
- Yer Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jeoloji
- Kanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- İlâhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal, Mükemmel
- Yerleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Vahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabani, Yabanıl, Yaban, Yamyam, İlkel
- Terfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Mülakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma
- Kumanda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmek
- Sancımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Burulmak, Tutmak
- Popülasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüfus, Varlık
- Platform kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Düzlem, Seki, Düzlük, Temel, Ortam, Yükselti
- Kaparo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pey
- Gösteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Oyun; Nümayiş; Tezahürat
- Çöküş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhitat; Yıkılma
- Ban Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
- Dünya Malı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servet, Varlık
- Ufantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
- Derecede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Yalnızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Salt, Sırf, Tek, Yalnız
- Asılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Kıray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç
- İlelebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen, Sonsuza Dek, Ebedî
- Böcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcek, Kurt
- Coşkunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Galeyan, Hararet, Yangın
- Üretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
- Vekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
- Nakkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çenebaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü