Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Derecede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
- Yararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar Sağlayan, Yararı Olan, Yarayışlı, Nafi, Avantajlı, Faydalı, Hayır, İyi, Olumlu
- Mutena kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli, Seçkin, Özenli
- Tekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Teklik
- Kürtaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıma, Uşak Saldırma, Uşak Salma
- Anlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal, İrfan, Vukuf, Zeki
- Psikolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Tinbilimsel, Ruhi
- Dokümantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
- Musahhih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltici, Düzeltmen
- Hakkında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, İlişkin, Baresinde, İçin, Karşı, İlgili Olarak
- Kesinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katileşmek
- Soya Çekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım
- Mümbit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitek, Verimli
- Sakırga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kene
- Teleolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ereksel, Erekbilimsel
- Dağıtılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feshedilmek, Tevzi Edilmek
- Nav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluk
- Hidrofor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
- İcar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kira
- Kanaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Dobra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
- Vefalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefakâr
- Öz Geçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi, Tercümeihal, Yaşam Öyküsü
- Yayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
- İsteksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz
- Nemlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşarmak
- Teşrifat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protokol
- Depreşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek, Canlanmak, Kanamak, Tepmek, Uyanmak, Üstelemek
- Keder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
- Ekşimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak
- Direkt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
- Şık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarif, Güzel, Kıvrak, Seçenek, Uygun, Yerinde, Modaya Uygun, İnce, Yol, Çıkar Yol
- Meşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Eşsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzersiz, Emsalsiz
- Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Nakletmek, Atmak, Çalmak, Dayanmak, İletmek, Katlanmak, Öldürmek, Sevk Etmek, Sökmek
- Hesap Pusulası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap
- Kliring kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Entelektüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Münevver
- Koordinasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdüm, Alakalandırılma, Alakalandırma
- Kara Yağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Güçlü, Gürbüz
- Vaziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü