Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Takrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Anlatış, Önerge, Yerleştirme
- Turfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Nadir
- Çeşitkenar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen
- Fayans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çini
- Gerzek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Zekalı, Aptal
- Yarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Yara
- Efekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etke
- Şans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek
- Tanıtma Adı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jenerik
- Tenis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alantopu
- El İşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşleme
- Şeriat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Yuva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
- Hüdahafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah?a Ismarladık, Eyvallah
- Blender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırıcı
- Halas Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflah
- Dayanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Sinirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
- Kısıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
- Şükran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Yükümü, Gönül Borcu, Minnettarlık, Teşekkür
- Sarahaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça
- Med kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma
- Mücella kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Oranlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Hesaplamak, Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Ölçmek
- Yüze Gülücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Riyakâr
- Yüzyıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asırlık
- Hayat Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
- İgrofobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teril Ürküsü
- Palas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay, Rahat
- Çıkışmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetmemek, Eksik Kalmak, Az Gelmek
- Belemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulamak
- Eklem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Boğum, Mafsal, Oynak
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Eritme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- Yükselmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çıkmak, Çoğalmak, Fiyat, Parıldamak, Sivrilmek, Yücelmek
- Gururlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek, Kibirlenmek, Caka Satmak, Kasıntılanmak, Büyüklenmek, Kabarmak, Şişmek
- Fosilleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilemek
- Belge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
- Laiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgenlik
- Ulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü