Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Servi Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Eskiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Bundan Sonra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık
- Kaçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firari
- Boynu Bükük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Mimarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimari
- Biçimlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirmek
- Muvafık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Aynaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık
- Çaresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu
- Fark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Üstelik, Tefrik, Başkalık
- Esaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
- Abone Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
- Dünürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünür, Görücü
- Üçteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Triportör
- Adap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Görgü, Usül, Yol Yordam, Töre
- Tüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülger
- Kıvırcık Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Taraftarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
- Tahammül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Gelmek, Götürmek, Kaldırmak, Katlanmak
- Midye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balıkkulağı
- Atol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Elması, Mercanada, Mercan Adası
- Muhabbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Yarenlik, Söyleşi, Dostça Konuşma
- İlkgüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylül
- Eyitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek
- Asayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlik, Baysallık, Emniyet
- Hava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
- Tokgözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Dayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Cesur, Havadar, Kabadayı, Yiğit
- Cebel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ; Sahipsiz, Boş Toprak
- Boş Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırva
- Ceriha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yara
- Geri Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
- Çürütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Borumsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Embubi
- Teşrih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskelet
- İhracatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
- Unvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adres, San, Başlık
- Yasa Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrikanunî, İllegal, Kanunsuz
- Arbede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patırtı, Kavga, Dalaş, Çatışma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü