Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Personalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselcilik
- Üdeba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
- Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Tek, Aynı, Müşterek, Yalnız, Eşit, Ancak, Benzer, Eş, Sadece, Tek, Vahit
- Yıldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kuzey, Şans, Talih, Sitare, Seyyare, Star
- Mesafelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- İlgililik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mensubiyet
- Güzgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Savuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
- Temkinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ilımlı, Ölçülü, Sakınımlı
- Tatlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tat
- Namütenahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- Bozuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküntü
- Kutlulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlamak
- Ukde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm, Yumru, İçe Dert Olan, Acı
- Şahika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Zirve
- Acun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Âlem, Kainat, Evren, Kozmos
- Feminen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
- Cevap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt, Tepki, Karşılık
- İbaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşan, Meydana Gelen, Oluşmuş
- Şûra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Kurul
- Afif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, İffetli, Temiz, Afiyet, Sağlık, Akman
- Boşlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal, Bırakmak, Sermek
- Tuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Don, Şalvar
- İyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Sağlıklı, Aşırı, Uğurlu, Hayırlı, Âlâ, Bol, Çok, Düzgün, Esen, Güzel, Hayır, Uygun, Yakşı, Yerinde
- Ede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Birader
- Fütursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz
- İcap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Kökeninden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
- Gıybet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirme, Kötüleme, Kov, Kovculuk
- Kaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Set, Uçurum
- Çoksesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polifonik
- Çalkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalkamak, Elemek
- İnsicamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız
- Düz Yüzüne Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dobra Dobra Söylemek
- Kozalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koza, Şiş
- Kertme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Damgalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek, Damga Vurmak, Lekelemek, Karalamak, Kötülemek
- Sözleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Kontrat, Mukavele, Akit, Bağıt
- Tasarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Proje, Düşünce, Layiha, Öneri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü