Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Atol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Elması, Mercanada, Mercan Adası
- Bütün Bütüne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla
- Zırh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savut, Koruyucu, Koruyan, Müdafi Demirağ
- Kupa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Ciltçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücellit
- Üstlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Kabullenmek, Taşımak
- Hatıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
- Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Kaypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, İtibarsız, Kaygan
- Umacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü
- Zelzele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Sarsıntı
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Hayat Tarzı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşantı
- Mihriban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Sevecen
- İnanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklı Yatma, Kanma, Emniyet, İtikat, Kanaat
- Yüzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Soymak
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Kürk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocuk
- Yorum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefsir, Şerh
- Hoşlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Beğenmek, Hazzetmek
- Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Gaga, Kavşak, Kenar, Uç
- İstismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
- Cüruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışık
- Mükâfat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Prim, İkramiye
- Firak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
- Tesisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşem
- Kabotaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizcilik
- Eşkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
- Hilafsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz
- Ötürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
- Klinometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğimölçer
- Anüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışkılık, Şerç
- Çamaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
- Taş Pamuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Asbest
- Güçsüzleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
- Binek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binilen
- Kom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl; Yayla Evi; Köy, Çiftlik
- Müsait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Elverişli
- İş Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Geçkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
- Tınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Takmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü