Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Riyaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkanlık
- Barınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daldalanmak, Sığınmak
- Gergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perde
- Ordubozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arabozucu, Oyunbozan, Varis
- Çay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz
- Hitabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Hudayinabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Kiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar, Dolap
- Mugalata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanıltmaca
- Gezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
- Mahviyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllülük
- Atkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Kaşkol
- Dirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Yaşam; Yaşama Gücü
- Eyvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
- Teshin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıtmak
- Kanaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum
- Planlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
- İştigal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş, Uğraşma, İlgilenme, Meşgul Olma, Çalışma
- Olgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
- İcmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Netice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç
- Serserilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haytalık
- Eltopu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hentbol
- Kökelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Kımıldamayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
- Madam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanım
- Sap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
- Hoşaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komposto, Şerbet
- Sarsılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
- Adet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tane, Sayı
- İstikrah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenmek, Tiksinmek
- İsnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükleme, İftira, Atfetme, Üstüne Atma, Yastama
- Boşlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal, Bırakmak, Sermek
- Doldurulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmla
- Piyata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabak, Yassı
- Muhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Erkin
- Yenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek
- Linet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Bağın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyrukluk
- Yumuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, Memuriyet, Sefaret, Misyon
- Çeyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü