Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Âdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek, Töre, Görenek, Alışkı
- Rasathane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemevi
- Arkalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Çavlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan, Şelale
- Benlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilik, Şahsiyet, Kendilik, Gurur, Kibir
- Bedbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
- Serpmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
- Arz Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enlem
- Uydurulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Envai Çeşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev
- Bir Zamanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Macerasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüvensiz, Basit, Sıradan
- Şimşekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- Sülâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
- Keder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
- Tebrik Kartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebrik
- Çörek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Kurs, Hamur İşi, Yiyecek
- Yasa Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrikanunî, İllegal, Kanunsuz
- Kaymakamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe
- Tarumar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Şümul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplama, Kapsam
- Bir Defa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hele
- Yinelenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
- Nail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişmiş
- Münakaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak
- Soğum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıklık, Kanaatkarlık
- Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
- Dikişçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terzi
- Teorik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramsal
- Medeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
- Şayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Değer, Layık, Uygun
- Sahiplenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
- Çamaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
- Sorumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesul, Cevapdih
- Eğlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Han, Konak
- Yutak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belum
- Yüz Akı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namus
- Yitikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Hulul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelme
- Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
- Muhtemel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umulur, Beklenir, Olası, İhtimalî, Mümkün
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü