Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Bozyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lodos
- Artık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Kalan, Gayrı
- Aristokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylular, Ayrıcalıklılar
- Kerih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Çınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elektron
- Salabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılık, Sağlamlık
- Yağlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
- Stalâgmit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
- Komando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıncı
- Önem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
- Toplama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Tahsil
- Mukaddema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önce
- Kethüda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kizir, Kahya
- Entari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kadın Paltarı
- Makbul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen, Geçer, Geçerli, Hoşa Giden, Hoş Karşılanan, Beğenik
- Muhtemel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umulur, Beklenir, Olası, İhtimalî, Mümkün
- Mamacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
- Asılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askı
- Fizibilite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapılabilirlik
- Metanetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Metin
- Susma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Laf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam, Kavil, Bahis, Dedikodu, Konu, Konuşma, Lakırtı, Mevzu, Söz
- Yapınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek
- Sarımtıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavun İçi
- Haydamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Kovmak
- Epeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Asla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Katiyen, Kesin Olarak, Hiçbir Biçimde, Kesinlikle
- Periferi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kıyı, Uç
- Çelimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Erkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri Gelenler, Üstler, Büyükler, Kurallar, Yol, Yöntem, Temeller, Esaslar
- Deney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
- Etüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırma, İnceleme, Mütalaa, Müzakere, Ek Çalışma, Ek Ders
- Maceraperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüvenci
- Safiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
- Sınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
- Uzay Gemisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mekik
- Yüznumara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Ayakyolu
- Ağılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehirlemek
- Lahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Koytak
- Zevk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü