Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ett ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Gündüz Gösterimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matine
- Çalkantılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Kandela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Ve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ma
- İlişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Değinmek, Değmek, Dokunmak, Karışmak, Müdahale Etmek
- Halsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun, Bitkin
- Dam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
- Abuhava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İklim
- Yersiz Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Ehli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlileştirme, Evcil
- Ütopya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşülkü
- Belirtilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamlanan
- Galiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Kaba, Çirkin
- Yalnızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Salt, Sırf, Tek, Yalnız
- Agreman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Geçişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
- Siluet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaltı, Gölge
- Garp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Günindi
- İşitilmedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade
- Kefere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman Olmayanlar, Kafirler
- Nazar Boncuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Boncuğu, Tek
- Takışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muteriz
- Kredi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Güven, İtibar, Para, Saygınlık
- Sakınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Tedbir
- Gerçekleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Yapmak
- Döngül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayvan
- Geçindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Kurgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Çatı, Kuraştırma, Montaj, Spekülasyon, Kuruntu, Vehim, Nazar
- Koçaklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş
- Beklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Oğurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Davranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Hareket Etmek, Kalkmak, Yapmak
- Hepsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hep, Tüm
- Caymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Dönmek, Fikrinden Taşınmak
- Gözlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
- Kıvırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burmak, Bükmek, Sapmak
- Refahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh, Rahat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü