Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aristokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylular, Ayrıcalıklılar
- Kontrol Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek, Ölçmek
- Tamirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarım
- Evhamlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntulanmak
- Kör Körane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Suni Saç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peruk
- Ateist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısız, Tanrıtanımaz
- Gümüşbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aterina
- Yüzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satıh, Üst, Üzeri, Yüz
- Etken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faktör, Malum, Müessir, Amil
- Açlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıtlık, Yoksulluk
- Kuduruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırgan
- Pençeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Karabulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nimbus
- Yaldırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Cilalı
- Cıvıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
- Birleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia
- Olay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa
- Hücum Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Çatmak, Saldırmak, Sarmak, Yürümek
- Ahitname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
- Hırsızlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çırpmak
- Belirti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, İşaret, İm, Simge, Sembol, İpucu, Belgi, Araz, Nişane, Emare, Gösterge, Koku, Nişan, Tezahür
- Liralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lira
- Ulaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitişiklik, Bitişikte
- Sözleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele Akdetmek
- Mahremiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlilik, Mahfilik
- Kani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmış
- Pisboğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obur
- Kımıldanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Kımıldamak
- İhtiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
- Edviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baharat
- Körpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
- Haşırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hışıldamak
- Haşere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcek
- Gümrüksüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
- İnsaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı
- Tasvip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenmek
- Oda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Kısım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
- Ufacık Tefecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
- Fek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Bozma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü