Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mihmanhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otel
- Sekretarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Unutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huşsuz
- Kanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Düşünce, İnanç, Kanaat
- Lambacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ampul
- Ala Bezek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
- Teneşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salaca
- Tanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak, Şaşmak
- Senkron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşan, Eşzaman, Eşleme
- Muhayyile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlem, İmgelem
- Zebunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Cılızlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Zayıflamak
- Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- Rüştiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul
- Zıt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Meyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Kültürel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
- Kimlik Kartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik
- Tatminkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun
- Bitkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansızlık, Yorgunluk
- Bölümlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflandırma
- Malumatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Süslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezemek
- Görünüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara, Zevahir
- Somut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Kati, Müşahhas, Konkre
- Kişioğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
- İzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Mezuniyet, Müsaade, Onay, Ruhsat
- Hoyratça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Şallak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Bol Bolamat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Sırgavıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Geçilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş
- Bindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Katmak
- Şaşırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Şaşmak
- Kanuncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
- Sallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
- Zapturapt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuturgu, Durtut
- İffet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Irz, Şeref
- Girev Götürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haczetmek
- Rical kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, Erkekler, Orun Sahipleri
- Ağrıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü