Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zebunlamak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Süzgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Filtre, Kevgir
- Demir Kapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs
- Taşınabilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır
- Bar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pas
- Saymamazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
- İçten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Samimi, Yürekten
- Anmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
- Batıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temelsiz, Çürük, Boş Batır, Büğdül, Asılsız
- Asi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kaldıran, İsyancı, Azıyan, Dik Başlı, İsyankar, Hayırsız
- Mahsulât kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler
- Muhbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden
- Kan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy
- Pulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köten
- Aşikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
- Uğurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademli, Kutlu, Mübarek, Meymenetli, Tekin
- Mavera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öte
- Mühimmat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş Gereçleri, Cephane
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- İnce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Kibar, Nazik, Edepli, Narin, Nüktedan, Yufka, Zarif, Zayıf
- Felek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Baht, Dünya, Gök, Gökyüzü, Sema, Şans, Talih, Acun
- Şule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalım
- Alay Malay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel
- Nikbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik
- Natuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylevci
- Uyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Şahika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Zirve
- Küşümlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Kuşkulanmak
- Mübadele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Uzayadamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozmonot, Astronot
- Resmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek, İşlemek
- Gizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak, Örtmek
- Dipfriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
- Pusula kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Yön Belirteci, Tezkere
- Köşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tun, Bucak, Çene, İbik, Künç, Zaviye, Kuytu, Tenha, Ücra, Korner
- Canip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Yön, Taraf, Cihet
- İzam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
- Pürüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Kilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
- Şok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
- Safsata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgicilik, Sofizm; Boş Söz, Asılsız Söz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü