Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mehul ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Bonkör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Eli açık, İyi Yürekli
- Yönetimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdari
- Sıhhiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkçı
- Çekimsenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçınmak
- Derrake kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ
- İstasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gar, Terminal, Tren Durağı, Araştırma Kuruluşu
- Us kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- Cüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parça
- Cızık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, İz
- Bedreftar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz
- İkirciklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkillenmek, Kuşkulanmak
- Polifoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokses
- Muallime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen (Bayan), Bilimci
- Fıkra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Nükteli Hikayecik, Anekdot
- Sahiplenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
- Deyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
- Üstelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek, Direnmek, Katılmak, Zorlamak, Bekinmek, Israr Etmek
- Tabankeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekecek
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- İflah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Onma, Halas Olma
- Pilotluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
- Tutuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
- Meziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam
- İbare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözce
- Unvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adres, San, Başlık
- Nallatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlatmak
- Perestiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma
- Eşya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
- Oymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Deşmek, Kazmak, Tayfa, Yemek, Kabile, Hakketmek
- Objektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnel, Mercek
- İftira Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak
- Petrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
- Anlaşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Aykırılık, Geçimsizlik, Birleşmezlik, Uyuşmazlık
- Faz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evre, Safha
- Bulgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
- Kabare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyhane
- İhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlatma, Uyarma, Haberdarlık, İkaz, Uyarı, Anımsatma, Dikkat Çekme, Uyartı
- Tiksindiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Hakendaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faraş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü