Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kesbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Kazanmak
- Umulur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Birebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
- Vızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak
- Zemmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kınamak, Kötülemek, Yermek
- Mutasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişim, Dönüşüm
- Leylaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
- Ceride kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazete, Tutanak, Kayıt Defteri
- Temdit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme
- Sürücülük Vesikası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
- Baylanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak, Şımarmak
- Larva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtçuk
- Bakımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mamur, Eskimemiş, Yıpranmamış, Bayındır
- İhtisas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzmanlık, Branş, Dal, Duygu
- Cıdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Yandaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitişik
- Kucaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak, Sarılmak, Sarmak
- Bezekler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
- Giderek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Tedricen, Yavaş Yavaş
- Gök Kubbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök
- Çürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Bahçıvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağban
- Hale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayla, Ağıl
- Teneklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ
- Nahoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Sevimsiz, Çirkin, Kötü, Hoş Olmayan, Kötü, Hoşa Gitmeyen
- Gözetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
- Küspe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Posa
- Senkronizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlılık
- Sonuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Meyve, Netice, Öz, Özet, Skor
- Kesbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Kazanmak
- Hukuki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel
- Söyleşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasbihal, Musahabe, Sohbet
- Varsayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faraziye, Hipotez
- Hilafsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz
- İman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İnan
- Müessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
- İkram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlama, Sunma; İndirim
- Amiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Değersiz, Bayağı, Sıradan
- Selen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Haber, Ses
- Reprodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Belge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü