Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ski
- Uçkun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyelan
- Chat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleşi
- Kirman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisar
- Lokma Tatlısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokma
- Keşşaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzci
- Orun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
- Çukurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Bağlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambalaj, İlhak, Paket, Saz
- Döşeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mefruşat, Taban, Zemin
- Aşikârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh
- Hahiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Sürsalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstüne Yürümek, Hücum Etmek
- Göktaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asteroit
- Sayılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad
- Yoğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak
- Hibrit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melez
- Kılkapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Yakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam Bilgi, İyi Bilme
- Kahvedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezve
- Seviyeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeyli
- Otosansür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
- Satış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Satmak İşi, Satım
- Masif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Som, Çıta
- Yabanıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Yabani, İlkel
- Mecaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmece
- Veyahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
- Bekit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakıf
- Hacet Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Tedirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzursuz, Bezmiş, Narahat, Rahatsız, Erinçsiz
- Paşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Uslu
- Canan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Onaylama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin
- Ergen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr
- Misli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Katı
- Gezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
- Tezelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Esas Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Boyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
- Yiyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
- Hala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Teyze
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü