Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seviyeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeyli
- Müddetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz
- Serpilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
- Meriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürürlük
- Ekonomik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Kazançlı, İktisadi
- Rüsva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezil
- Eğleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek, Kalmak, Yaşamak, İkamet Etmek, Tevakkuf Etmek
- Epigraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıtbilimci
- Yüzden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstten, Sathi
- Ören kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harabe, Virane, Harabelik, Kalıntı
- Alışılmadık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü
- Yumuşamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vıcık Vıcık
- Ağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir, Zıkkım
- Taaffün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Yetki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
- Sprey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
- Karye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Arpa Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bira
- Dünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
- Çikolata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtimil
- Nezafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlik
- Haşırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hışıldamak
- Anjin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farenjit
- Sayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku
- Islakkarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Ürkek
- Yalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Derece, Mertebe, Vakar, Güvenilirlik, İtibar, Şule
- Velayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velilik, Yetke, Otorite
- Sergilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir Etmek, Nümayiş Ettirmek, Sergiye Koymak
- Kolera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veba
- Ezcümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
- Zarafatçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Köklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
- Yatısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehari
- Nadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Bayram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Neşe, Sevinç, Şenlik
- Milli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
- Mahrumiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksunluk
- Koordinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerlem
- Fulya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nergis, Zerrin
- Maruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinen, Belli, Meşhur
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü