Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tezelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Mukavemetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Oda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Öz Geçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi, Tercümeihal, Yaşam Öyküsü
- Albalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vişne
- İşleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış
- Gagayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Martı
- İnanılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü
- Vokalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslikçi
- Terennüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Ötme, Şakıma
- Havlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silgi
- Kol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Branş, Dal, Destek, Dizi, Düzen, Grup, Kanat, Karakol, Kısım, Şube, Tutacak
- Kadavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Sağlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Kusursuz, Berk, Ciddi, Dayanıklı, Dek, Dinç, Gürbüz, Güvenilir, Metin, Muhakkak, Muhkem, Oturaklı, Pek, Üstelik, Zinde
- Hissi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal
- Egemen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkim, Hükmeden, Hükümran
- Tesisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşem
- İstikrarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
- Ağırlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkram, İzaz
- Kişiselleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Aydınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
- Göz Kırpımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahza
- Gır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lakırtı, Söz, Uydurma, Yalan
- Sıçanotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik
- Andırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Analoji, Benzeşim
- Sürür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- İkiyüzlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Riya
- Ozanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şairane
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Yayım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Neşir
- Hırdavatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşportacı, Nalbur
- Badalak Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Çelmelemek
- Difteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşpalazı
- Ciddi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin
- İstismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
- Rasyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Kopmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kurtulmak
- Ecmain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tümü, Tamamı
- Ası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiş
- Sıkıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı
- Öge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü