Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı
- Batırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banmak, Gömmek, Mahvetmek
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Reis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan
- Perdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Oysa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halbuki, Meğer, Oysaki
- Arter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atardamar, Trafiği Çok Yoğun Olan Yol
- Pörsük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmış, Porsumuş
- Yeteneksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
- Uysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
- İslam Hukuku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
- Komünist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızıl
- İtiraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Durma, Karşı Çıkma, Karşı Söyleme
- Aranmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek
- Issızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet
- Dışsatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
- Müfte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beleş
- Aktarılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devir
- Hücum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle, Saldırı, Taarruz, Saldırma
- Serseri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Aylak, Başıboş, Kuşkulu, Hayta
- Menkıbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dini Hikaye
- Dost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yâren, Gönüldaş, Yoldaş, Zamazingo, Bacanak, Sevgili, Yâr, İçten Seven, Oynaş
- Bukağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
- Müradif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı
- Müsebbip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedenci, Sorumlu
- Feyz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Gürlük
- Cici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi, Hoş
- Şakşakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı, Alkışçı, Yalaka, Yaltak, Dalkavuk
- Ankebut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Agresif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırçın, Taşkın, Saldırgan
- Hiper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Firkete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saç Tokası, Çengelli İğne, Tel Maşa
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Taht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Divan, Sedir
- Hicvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerilmek
- Bildik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Belet, Tanıdık, Tanış
- Sabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Çocuk
- Bunalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Kriz, Bunluk
- Edep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adap, İncelik, Terbiye, Erdem
- İlkokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş
- Yetke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Velayet, Otorite, Sulta
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü