Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Tedbir
- Başmuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Karşılaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Kuşatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak
- Software kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazılım
- Lakırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu, Ivır Zıvır, Laf, Söz
- Hiddet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Cani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Gaddar, Katil, Kıyaç
- Eğitim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
- Derinden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Uçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayyare
- İnhitat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Gerilemek
- Filo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit, Armada, Donanma
- Gıdasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besinsiz
- Perdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Vücutlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri
- Kötek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
- Vahşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabanıllık, Korku
- İşitilmedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade
- Fasikül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüz
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Cezire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
- Kişizade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Güncellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktüalite, Aktüellik
- Mamacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
- Paçavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cındır, Çaput, Eski
- Söz Başı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz
- Görk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Güzellik
- Emperyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı, Sömürgeci
- Oydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemfikir
- Üstyapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
- Kanaatlendirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatminkâr
- Bastırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Azami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
- Ne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangi, Nasıl, Ne, Neden
- Ölümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Baki, Layemut
- Müştemilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklentiler
- Alın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yüz, Karşı
- Belirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek
- Koyuvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak, Salmak
- Emel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Amaç, Gaye, Erek, Maksat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü