Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangi, Nasıl, Ne, Neden
- Sirayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçme, Bulaşma
- Han kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kervansaray
- Vaktizamanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaktiyle
- Temaşacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
- Tantanalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Görkemli, Patırtılı
- Melul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Katilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Randıman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsuldarlık, Verim, Ürün
- Mamacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
- Delice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahin
- Kolektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplaç, Toplayıcı
- Taife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takım, Tayfa
- Telemekanik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaktarım
- Kürecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
- İlave Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Ulamak
- Alengirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı
- Kakınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfke
- Pestil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Kak
- Kasınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kramp
- Refik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Dost, Eş, Koca, Zevç
- Bağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görece, İzafi
- Tok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymuş, Koyu, Gür Ses
- Teessür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzülme, Gam, Üzüntü, Etkilenme, Yerinme, Yerinç
- Mağdur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıygın
- Işıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Mutlu, Ziyalı
- Doğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek
- Muazzez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Sevgili, Kıymetli
- Muhaccer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Tembih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
- Hizmetkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak
- Personel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi
- Kınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Takbih Etmek
- Duyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
- Epope kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destan
- Oğunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bihuş Olmak
- Geliştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Lök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Battal; Macun, Lökün
- Kahve Parası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş
- Handikap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekent, Engel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü