Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Emperyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı, Sömürgeci
- Veziriazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
- Kasem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Yemin
- Mührelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Zevzeklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Herze
- Hemcins kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeş, Soydaş, Kökteş
- Zırva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
- Baht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Yazgı, Mut, Sur, Kader, Şans, Felek, Alın Yazısı, Nasip, Yıldız
- Yelpik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Darlığı, Astım
- Hulliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takı
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Kafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
- Yanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
- Havi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
- Zarafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
- Paraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adimcik
- Malumatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Abecesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alfabetik
- Dair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, Ait, İlişkin, Hakkında, Konusunda, Bir Şeyle İlgili, Bir Şey Üstüne
- Özvarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefis
- Tepirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
- Belginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarahat
- Pazartesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşembe
- Senelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
- Civanmert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mert Yaradılışlı, Yiğit
- Arızalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
- Basmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Çap Etmek, Çökmek, Kaplamak, Örtmek, Tabetmek, Vurmak
- İstida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Boktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
- Mutlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Kesin, Kesinlikle, Muhakkak, Salt, Saltık
- Geçinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
- Dövüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruşmak
- Kota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlama, Had, Norma
- Gafilâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Lenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
- Spot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin
- Vedia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, İnam
- Entari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kadın Paltarı
- Embesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Budala
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü