Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hâsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısacası, Hülasa, Sözün Kısası, İşin Sonu
- Vehimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntulu
- Çıdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklim Göstermek, Sabretmek
- Evvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
- Sızgıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavurma
- Yalnızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet, Kimsesizlik, Issızlık
- Örme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Trikotaj, Triko, Dantel, Örgü
- Mizaçsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
- Zekâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Yürütme, Anlak, Dirayet, Zeyreklik, Feraset, Kafa
- Tevziat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Hak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Doğru, Doğruluk, Gerçek, Hukuk, Kazanç, Kazı, Pay, Tüze
- Gözletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Fınkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümkürmek
- Politika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyaset, Yöntem
- Mutfak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşhane, Aş Damı, Aş Evi
- Küflenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küf Atmak
- Aksatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- İvecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Kuşkusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Malum, Şüphesiz, Zahir
- Azgınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
- Kişileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- İmtizaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Sömestr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
- Zırtapoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık, Delice
- Sima kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Kimse, Yüz, Çehre, Surat
- Mazhakeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Tutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehin, İpotek
- Sahnelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temaşaya Koymak
- Pervane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur
- Tesisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşem
- Müddeiumumi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savcı
- Baş Başa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Büyük Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine
- Köşe Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra
- Pipet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Düşünce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
- İflah Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelmek
- Lüzum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Hacet, İcap, Gereklik
- Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Gizli, İçe Dönük, Müphem, Örtülü, Saklı, Zımni, Mahsur, Münhasır
- Mütemayil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilimli, Meyilli
- Ölgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solmuş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü